Yazar : Hakan FİDAN
Tarihi 08/01/2016
Işık hızı ile gelişen teknoloji ve bilişim dünyası ile paralel olarak artık işletmelerin organizasyon yapıları da değişmeye başladı ve değişmek zorunda kaldı. Babadan kalma yöntemlerin yerini babadan kalma ilkeler ışığında yeni nesil araçlar ve enstrümanlar alıyor. Daha çok veri, daha güvenilir veri ile bilimsel yönetim teknikleri işletmelerin kaçınılmaz gereksinimleri oldu. Burada ortaya çıkan en önemli konu işletmelerin bir veri çöplüğüne mi sahip olduğu yoksa anlamlandırılabilir ve işletme stratejilerine ışık tutabilir verilerin raporlanabildiği mi noktası olmaya başladı. Yakın geçmişte yapılan mevcut durum yada geçmiş durum analizlerinin yerini artık geleceğe yönelik raporlamalar almaya başladı.
Kime neyi, ne kadar satmışız sorusu ve cevapları çok kıymetli iken artık kime neyi satamadık, mevcut portföyümüze zaten var olan ürünlerimizi neden pazarlayamadık soruları gündeme gelmeye başladı. Ve işte tam da bu sırada var olan bilginin analizi ve yorumlanması ihtiyacı doğdu. Bu da artık işletmelerin kullandığı yazılımların sadece modern daktilolar olarak yaşamasının önüne geçti. Yazılımların pratikliği ve basit arayüzleri aranan özellikler iken artık veri madenciliği de yapabiliyor olması beklentilerin en başında yer almaya başladı. Yani yönetebilmek için, büyüyebilmek için ölçmenin ve bilmenin önemi ortaya daha net çıktı.
Bu yüzden, yazılımların özelleştirilebilmesi, işletme ihtiyaçlarına göre raporların yazılımların içine entegre edilebilmesi aranan özellikler oldu. Ve bu noktada yapmış olduğumuz projelerden gelen bilgi birikimi ve güncel bilişim alt yapımız ile bu ihtiyaçları gideren çözümleri Enterprise seviyesinde ki portfömüz ile paylaştık.
Bilginin de sevgi gibi paylaşıldıkça büyüyeceğine inanarak ürettiğimiz çözümlerimiz ile artık ölçebiliyor ve geleceğe dair öngörüler yapabiliyoruz. Bu da hem işletmelerimizi hem de bizi acımasız rekabet ortamında hep bir adım önde tutuyor. Hep bir adım önde olmanız dileklerimiz ile …